Ülgen

 Ne bileyim Füsun. Şimdi aramıza duvar örsen, yine kalkıp senin sevdiğin renge boyarım. - Didem Mamak


Çiçekli şiirler yazmama kızıyorsunuz bayım. Bilmiyorsunuz. Darmadağın gövdemi çiçekli perdelerin arkasına saklıyorum.
Güzel Didem Mamak


Paniğini kukla yapmış hasta bir çocuğum ben. Oyuncağı panik olan sayın yalnızlık kendi kendine nasıl da eğlenir. Niye izin vermiyorsun yoluna kuş konmasına?


Yıllardır kendini bulutlarda saklayan illegal bir yağmurum. 

Bir yağsam pahalıya malolacağım. 

Ben bir bodrum kat kızıyım bayım 

Yalnızlıktan başka imparator tanımaz bodrumum 

Bir süredir plastik vazolar gibi hiç kırılmıyorum 

Fakat korkuyorum. Birazdan da 

Kırküç numara ayakkabılarınızla 

Bahçede oynayan çocukların üstüne basacaksınız 

Bu iyi olmaz bayım!


Niye kimseler izin vermez yollarıma kuş konmasına? Nesrin hanım da çok güzel yazıyor. 

Kendisi kadar olmasa da şiirleri 

Taş çıkarıyor bazı şairlere 

Gün akşam oldu' diyorum 

Ekmek kırıntıları atıyorum kuşlara 

Cam kırıkları yiyorlar 

Rüyamda; bir kase dolusu suyun içinde 

Rengarenk yap-boz parçacıkları 

Anlatmak istiyorum, dinlemiyorsunuz.

:)


Sen çok güzel bir insansın da
Dünyanın yanlış coğrafyasında doğdun


Coğrafya kaderdire inanmam

Bana kalırsa, buna inananlar kader diye bir şeyin arkasına saklanmayı tercih edenlerdir
Gülünç gelenlerdir

Hayal kurmayı bilmeyenlerdir


Sen ne istersen yapabilecek bir insansın 

Yeter ki iste Nesrin. Yeter ki iste.

Öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna…


Başımı koltuğa yaslayıp tavana gözlerimi kapadım. 3 gün önce de “yazmak ile -yazamamak değil de- yazmaktan vazgeçmek “ teması ile gözümü kamaştıran bir hikaye yazılı mail almıştım. Ve daha nicesi…
Hayır, sanırım sabahı bekleyemem

Bilmiyorum
İnsanlar rüyalarını acilen anlatmalı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bütün mümkünlerin kıyısında

Bu buluşmaya bir isim vereceğim

Bu dünyada kötüler hep aynı şeyi söylüyor