PARALELİTE

Ne zor şey, insanın mutlaka bir şey seçmek zorunda olması, her göz kapağı açılışının sana farklı yollar gösteriyor olması ve senin "bu kapağı açamıyorum yardımcı olur musun" deyip erkek kardeşine gidememen. 
Önce telefonuna mı bakacaksın yoksa gözlerini mi ovuşturacaksın?
Ayaklarını yataktan indirirken gözlerin ile terliklerine bakacak mısın yoksa direkt lavaboya mı koşacaksın?

İzlediğim bir televizyon programından en eski sporun "düşünmek" olduğunu öğrenmiştim. Neden 'eski' olduğunu şimdi şimdi anlıyorum. 
Durduğunu düşün. Duruyorsun.
Etrafına izlerken ne yapacağını düşünmeye bir başlasan, karar verip harekete geçmen yıllarını alır.
Yıllarını alır. Yıllarını almak.
Doğru kelime değil, almak. Çalmak olmaz mı doğru kelime?
Gerçi düşünmeyi yada bir şekilde harekette olmayı tercih ettiğin için sen veriyor da olabilirsin, bu durumda o da alıyor olur ve doğru kelime de 'almak' olabilir.
Peki ya almasını da çalmasını da istemiyor isem ne yapmam gerekir?
Uyumalı mıyım? Hayır mı?
Devam etmeyeceğim :)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bütün mümkünlerin kıyısında

Bu buluşmaya bir isim vereceğim

Bu dünyada kötüler hep aynı şeyi söylüyor